Abstract:
Günümüzde her alanda olduğu gibi spor alanında da hızlı değişim ve gelişim yaşanmaktadır. Bununla beraber özellikle gelişmekte olan ülkelerde spora aktif katılım oranları da değişim göstermektedir. Bu değişimin spora katılım boyutunda olumlu bir gelişme göstermediği de bir gerçektir. Toplumda bireyler spora ilişkin farklı tutumlar geliştirebilir ve farklı nedenlerden ötürü spora yönelebilirler. Sporun topluma yaygınlaştırılmasında bireylerin spora karşı oluşturdukları tutumun etkili olduğu da söylenebilir. Spora sosyal-psikolojik açıdan olumlu tutum geliştiren bireylerin fiziksel-zihinsel tutumları da olumlu yönde gelişim gösterebilir ve onların spora aktif katılımını sağlayabilir. Bu bağlamda toplumda bir spor kültürünün oluşturulması, sporun yaşam felsefesi olarak hayatın içine sokulması ve aktif katılımın artırılmasında sporun sosyal, psikolojik, fiziksel ve zihinsel açıdan olumlu etkilerinin ön plana çıkarılması gerekmektedir. Küçük yaşlardan itibaren kazandırılması gereken bu olumlu tutumların özellikle öğrencilerde sosyal ve psikolojik açıdan sağlanmasının onların fiziksel ve zihinsel gelişimine de katkı sağlayacağı düşünülebilir. Bu çalışmanın temel amacı lise ve üniversite öğrencilerinin sportif görüşlerini etkileyen faktörlerin incelenmesidir. Araştırma kapsamında toplam 8546 kişi ile yüz yüze, mail ve posta yolu anket tekniği ile öğrencilerin spora ilişkin görüşlerine ilişkin veriler elde edilmiştir. Araştırmada katılımcıların spora ilişkin görüşlerini tespit etmek amacıyla kullanılan ölçek 5’ li likert 19 sorudan oluşan bir ölçme aletidir. Güvenilirlik analizi sonucunda anketin Cronbach alfa güvenilirlik katsayısı 0.909 olarak hesaplamıştır. Faktör analizi sonuçlarına göre ölçek içerisinde yer alan 19 soru toplam 2 faktör altında toplanmıştır. Bu boyutlar sosyal-psikolojik tutum ve fiziksel-zihinsel tutum olarak adlandırılmıştır. Bu şekilde tanımlanan iki boyut arasındaki gizil yapıya yönelik analiz gerçekleştirmek için yapısal eşitlik modellemesi tekniği uygulanmıştır. Bu modelde sosyal-psikolojik tutum ile fiziksel-zihinsel tutum birbiri ile çift yönlü olarak bağlantılıdır. Oluşturulan yapısal eşitlik modeli için modelin uyum derecesi son derece yüksektir. Araştırma kapsamında Türkiye genelinde toplam 56 ildeki öğrenciler ile görüşmeler yapılmıştır. Katılımcılardan elde edilen anket verileri kullanılarak öğrencilerin spora ilişkin tutumlarını değerlendirmek üzere frekans analizi, güvenilirlik analizi, açıklayıcı faktör analizi ve yapısal eşitlik modeli analizleri kullanılmıştır. Test istatistiklerinin anlamlılık değerlerine göre, tüm ölçülen sorular sosyal-psikolojik tutum faktörü ve fiziksel zihinsel tutum faktörü için istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur. Sportif görüşlere ilişkin söz konusu faktörler arasındaki ilişkisel yapıyı belirlemek için yapısal eşitlik modeli kullanılmıştır. Yapısal eşitlik modeli uyum indekslerine bakıldığında son derece doğru bir şekilde oluşturulmuştur. Uyum indeksleri, istenilen değer aralıklarında yer aldığı için kurulan model analiz için uygun bir modeldir. Modelin temel sonucuna göre, öğrencilerin sosyal-psikolojik tutumları ile fiziksel-zihinsel tutumları arasında aynı yönlü ve istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmaktadır. Bu sonuca göre, öğrencilerin spora ilişkin sosyal-psikolojik açıdan görüşleri olumlu yönde eğilim gösterdiğinde, fiziksel-zihinsel tutumları da bu değişime paralel olarak olumlu hale gelmektedir. Elde edilen bu sonuç doğrultusunda, öğrencilerin spora daha yatkın olmalarını sağlamak amacıyla, sporun bireyler üzerindeki sosyal, psikolojik, fiziksel ve zihinsel açıdan olumlu etkilerini ön plana çıkarmak gerekmektedir. Sosyal ve psikolojik açıdan sporun olumlu etkiye sahip olduğunu düşünen öğrenciler, sporun fiziksel ve zihinsel gelişime de katkı sağlayacağını düşünebilir. Sporun gençlik üzerindeki yapıcı etkileri göz önüne alındığında, spora ilişkin görüşlerin olumlu hale getirilmesi ile birlikte olumlu bir etkileşim sürecinin oluşacağı öngörülebilir. Bu araştırma sonucunda elde edilen bulgular doğrultusunda lise ve üniversite öğrencilerinin, sporun sağlayacağı pozitif katkılar konusunda bilgilendirilmeleri ve yönlendirilmeleri gerektiği kanaatine varılabilir.